Eksik Gün Sayisi Nedir ?

Damla

New member
Eksik Gün Sayısı Nedir? Gerçek Hayattan Kesitlerle Bir Bakış

Arkadaşlar, son zamanlarda iş dünyasında kulağıma en çok çalınan kavramlardan biri “eksik gün sayısı”. Çoğu kişi bu terimi bordrodan ya da SGK’dan gelen yazılardan duymuştur ama işin derinliğine inildiğinde hem rakamlara hem de insanların hayatlarına dokunan bir mesele olduğunu görüyoruz. Ben de bu konuyu biraz veriyle, biraz yaşanmışlıkla harmanlayarak sizlerle paylaşmak istedim. Belki sizlerin deneyimleriyle birleşince çok daha anlamlı bir tartışma çıkar.

---

Eksik Gün Sayısı: Kâğıt Üzerindeki Rakam, Hayatın İçindeki Boşluk

Basitçe tanımlayacak olursak, eksik gün sayısı, bir çalışanın ay içerisinde SGK’ya bildirilen prim gün sayısının 30’dan (ya da ilgili ayın toplam gününden) daha az olmasıdır. Yani bir çalışan 30 gün yerine 20 gün bildirilmişse, 10 gün “eksik gün” olarak görülür.

SGK verilerine göre 2023 yılında Türkiye’de yaklaşık 1,2 milyon çalışanın bildirilen gün sayısı tam değildi. Bu, toplam sigortalıların %7’sine yakın bir oran demek. Rakam küçük gibi görünse de, işin içine girince bu günlerin emeklilikten sağlık hizmetine, hatta işsizlik maaşına kadar birçok şeyi etkilediğini görüyoruz.

---

Bir Çalışanın Hikâyesi: Ayşe’nin Eksik Günleri

Bir örnekle açalım. Ayşe, 32 yaşında, özel bir tekstil atölyesinde çalışıyor. Sözleşmede “tam zamanlı” yazmasına rağmen ayın 10 günü “eksik gün” olarak bildiriliyor. Sebep? Atölye sahibi ona, “Resmiyette böyle gösterelim, vergi yükü azalsın, sen de elden ücretini alırsın” diyor.

Kulağa mantıklı gibi gelse de Ayşe bir gün hastalandığında ve SGK’dan rapor parası almak istediğinde sistemden aldığı yanıt şu oldu: “Yeterli prim gününüz bulunmamaktadır.” İşte eksik günün insana yansıyan yüzü bu: kâğıt üzerinde küçücük bir rakam, hayatın içinde büyük bir boşluk.

---

Erkeklerin Pratik, Kadınların Topluluk Odaklı Bakışı

Bu konuyu masaya yatırdığımda erkek arkadaşlarım genelde çok pratik düşünüyor:

“Eksik gün varsa, bordronu kontrol et, hakkını ara, gerekirse dava aç.”

Kadınlar ise daha duygusal ve toplumsal açıdan yaklaşıyor:

“Benim çalıştığım yerde de eksik gün bildiriliyordu, hepimiz mağdur olduk. Bunu bireysel değil, topluca çözmek lazım. Sendikaya gitmeliyiz, dayanışmalıyız.”

Bu farklı bakış açıları aslında toplumdaki cinsiyet rollerini de yansıtıyor. Erkekler stratejik çözüm odaklı bir yol ararken, kadınlar daha çok paylaşım, dayanışma ve topluluk desteğini ön plana çıkarıyor.

---

Eksik Günlerin Nedenleri

Eksik günler her zaman kötü niyetten kaynaklanmaz. SGK raporlarına göre başlıca nedenler şunlar:

1. Ücretsiz izinler: Özellikle pandemi döneminde zirve yaptı.

2. Kısmi süreli çalışma: Öğrenciler ya da ek iş yapanlar için.

3. İstirahat raporları: Ancak burada işverenin doğru bildirim yapması kritik.

4. Kayıtdışı uygulamalar: En çok tartışılan nokta da bu. Elden ödeme ile bordroda daha az gösterilen çalışanlar.

2022 yılında SGK verilerine göre eksik günlerin %35’i ücretsiz izinlerden, %28’i kısmi çalışmadan, %22’si raporlardan, %15’i ise kayıtdışı uygulamalardan kaynaklandı.

---

Eksik Günlerin Geleceğe Etkisi: Emeklilik ve Sağlık

Eksik günler sadece bugünü değil, geleceği de etkiliyor. Birkaç örnek:

* Emeklilik için gereken prim gün sayısını doldurmak zorlaşıyor.

* Sağlık hizmetlerinden yararlanmak için kesintisiz prim ödemek gerekiyor, eksik günler bu süreyi sekteye uğratıyor.

* İşsizlik maaşı için gerekli şartlardan biri, son 120 gün kesintisiz prim ödemesi. Eksik gün varsa bu hak yanabiliyor.

Kısacası, bugün kaybedilen bir gün, yarının sosyal güvenlik haklarından çalıyor.

---

İşverenin Gözünden: Masraflar ve Kısa Yollar

İşverenler açısından baktığımızda ise farklı bir tablo var. Birçok küçük işletme, yüksek SGK primlerinden şikâyetçi. Onlar için eksik gün bildirimi bir “tasarruf yöntemi” haline gelebiliyor. Fakat bu kısa vadeli çözüm, uzun vadede hem çalışanı hem de işvereni yıpratıyor. Çünkü işçi kayıtdışı bir sorun yaşadığında işverene karşı güvenini kaybediyor, işveren de yetenekli çalışanını tutamıyor.

---

Toplumun Ortak Sorunu

Eksik gün sadece bireyin ya da işverenin meselesi değil, toplumsal bir sorun. Çünkü SGK primleri eksik yatırıldığında, devletin sosyal güvenlik sistemi de zayıflıyor. Bu da gelecekte sağlık hizmetlerinden emeklilik fonlarına kadar her şeyi etkiliyor. Yani mesele sadece Ayşe’nin ya da Ahmet’in değil, hepimizin meselesi.

---

Siz Ne Düşünüyorsunuz?

Ben bu konuyu araştırırken şunu fark ettim: Eksik gün sayısı, rakamlardan çok insanların hikâyeleriyle anlam kazanıyor. Birinin emeklilik hayalini, bir başkasının sağlık hizmetine erişimini, bir diğerinin işsizlikteki güvence hakkını doğrudan etkiliyor.

Peki siz ne düşünüyorsunuz forumdaşlar?

* Siz ya da tanıdıklarınız hiç eksik gün mağduru oldu mu?

* Erkeklerin pratik çözüm odaklı, kadınların ise dayanışmacı bakış açısını siz de gözlemlediniz mi?

* Eksik gün sorununu çözmek için bireysel mi, toplu mu hareket etmek daha etkili olur?

* İşverenin mali yükleri mi azaltılmalı, yoksa denetimler mi sıkılaştırılmalı?

Sözü size bırakıyorum. Çünkü bu mesele ne kadar çok sesle tartışılırsa, o kadar çok çözüm yolu ortaya çıkar.