Sosyal medyada engellemek ne anlama gelir ?

Beyza

New member
Sosyal Medyada Engellemek: Bir Yalnızlık Hikayesi

Herkese merhaba,

Bugün size sosyal medyada engellemek ile ilgili çok kişisel bir hikâye anlatmak istiyorum. Sosyal medya kullanımı artık hayatımızın bir parçası haline geldi ve her birimizin bir şekilde bu dünyaya entegre olduğunu söyleyebiliriz. Ancak, bu dijital dünyada bazen ilişkiler karmaşık hale gelebiliyor. “Engellemek” kelimesi ise, çoğu zaman bir çözüm olarak görülse de, aslında bir o kadar da derin ve acı verici bir anlam taşıyabiliyor. Hepimiz bu deneyimi bir şekilde yaşadık ya da tanıyoruz. Peki, engellemek ne anlama geliyor? Neden insanlar birbirini engeller ve bu, duygusal anlamda ne kadar yıkıcı olabilir?

Hikâyemize gelelim. Bu hikaye, belki de çoğumuzun içinden geçirdiği bir duyguya dair; kırgınlık, yalnızlık ve nihayetinde bir savunma mekanizması olarak engellemeye karar veren bir insanın hikayesi…

Bir Yoldaşın Ardında: Ali’nin Stratejik Kararı

Ali, 30 yaşında bir adamdı. Sosyal medyada oldukça aktifti, tıpkı birçok insan gibi. Bir gün, çocukluk arkadaşı Serdar’la bir mesajlaşma başladı. Önceleri sıradan olan bu mesajlaşmalar, zamanla Ali’nin kalbini kıran, sürekli alaycı ve küçümseyici bir hale gelmişti. Ali, başta buna pek takmamıştı. Sonuçta, arkadaşlık ilişkilerinin zaman zaman zorlu dönemlerden geçebileceğini düşünüyordu. Ancak Serdar’ın son mesajları, Ali’nin sınırlarını zorlamaya başlamıştı.

“Senin gibi biriyle takılmak bana zaman kaybı gibi geliyor, Ali.”

Bu cümle, Ali’yi derinden sarsmıştı. Düşünceleri birbirine karıştı. Duygusal anlamda zayıflamış, güvensiz ve yalnız hissetmeye başlamıştı. Zihninde bir şeyler hep bir araya gelmeye çalıştı, ama doğru çözümü bir türlü bulamıyordu. Bir strateji geliştirmeliydi. Ali’nin çözüm odaklı yaklaşımı burada devreye girdi. Kendisini savunmak ve bu toksik ilişkinin etkilerinden kurtulmak için ne yapabilirdi?

Hızla telefonunu aldı ve Serdar’ı engellemeye karar verdi. Bir anda ekranında “Engellediğiniz kişiye artık ulaşamayacaksınız” yazısını gördü. Ali derin bir nefes aldı. Kararını vermişti, ama bir boşluk duygusu içini kapladı. Engellemek, onun için çözüm olmuştu, ama aynı zamanda bir kayıptı. Bir arkadaş, yıllarca paylaşılan anılar ve gülüşler birdenbire yok olmuştu. Bu boşluk, bir duvar gibi aralarına girmişti.

Kırılgan Bir Bağ: Zeynep’in Duygusal Çıkmazı

Zeynep, 28 yaşında, sosyal medyada da oldukça aktif bir kadındı. Çevresi genişti, ama her şey bir insana odaklanınca değişmeye başlamıştı. Can, Zeynep’in eski sevgilisi, sosyal medya üzerinden sürekli iletişim kurmaya başlamıştı. Başta masumca başlayan mesajlaşmalar, zamanla Zeynep’i rahatsız etmeye başlamıştı. Can, Zeynep’e gönderdiği mesajlarda, eski ilişkilerinden bahsediyor ve Zeynep’in hayatına dair gözlemlerini yapıyordu. Zeynep, her ne kadar geçmişte bir ilişki yaşamış olsa da, Can’ın sürekli hatırlatmaları ve geçmişi tekrar gündeme getirmesi, onun huzurunu bozmaya başlamıştı.

Bir gün, Can Zeynep’in paylaştığı yeni fotoğrafın altına yorum yazmıştı. “Başka biriyle olmanın vakti gelmişti, değil mi? Bunu görmek üzücü,” diyerek… Zeynep, bu yorumu görünce kalbi sıkıştı. Can hala hayatının bir parçası gibiydi. Hatta her paylaşımında, her fotoğrafta, her hikayede Zeynep’le ilgili izler arıyordu. Can’ın geçmişte bıraktığı izler, şimdiki Zeynep için bir yük olmuştu.

Zeynep, en sonunda içsel bir karar aldı. Engelleme butonunu buldu, parmakları titreyerek üzerine tıkladı. “Engellediğiniz kişiyle artık iletişim kuramayacaksınız.” Zeynep, önce bir rahatlama hissetti, ancak hemen ardından yoğun bir hüzün. Bir yandan da suçluluk duygusu belirdi. “Neden bunu yapıyorum? Can da bir insandı, hepimizin bir zamanlar değer verdiği insanlar vardı…”

Kadınlar, ilişkilerde genellikle empatik yaklaşırlar. Zeynep’in engellemeyi seçmesi, bir çözüm değil, bir duygusal savunma mekanizmasıydı. Zeynep, bu kararı, Can’ın geçmişteki duygusal etkilerinden kurtulabilmek için almıştı, ama aynı zamanda hala bir kayıp hissediyordu.

Engellemenin Derinliği: Bir Anlam Arayışı

Engellemek, sadece bir butona tıklamak değildir. Özellikle bir ilişkide, insanın ruhunda bir boşluk ve kayıp bırakır. Sosyal medyada engellemek, modern ilişkilerin dijital dünyada kurduğu kırılgan bağların ne kadar hassas olduğunu gözler önüne seriyor. Engellemek, kimi zaman bir savunma mekanizması olabilir, kimi zaman ise son bir çare.

Ali için engellemek, bir çözüm bulma ve toksik bir ilişkiyi sonlandırma yoluydu. Ancak Zeynep için engellemek, eski bir bağın sonlandırılmasıydı ve bunu yaparken kendini eksik ve yalnız hissetti. Engellemek, sadece dışarıdan bir etkileşimi kesmekle kalmaz, bazen içsel dünyada da çok derin izler bırakır. Bu kararlar, ilişkilerin karmaşıklığını ve duygusal etkilerini ne kadar iyi yansıtır.

Sizce sosyal medyada engellemek, bir ilişkiyi sonlandırmanın sağlıklı bir yolu mudur? Yoksa, bu karar bir kayıp duygusu mu yaratır? Engelleme butonuna tıklamak, gerçekten bir çözüm mü, yoksa sadece geçici bir rahatlama mı sağlar? Kendi hikâyelerinizde benzer bir deneyim yaşadınız mı? Lütfen düşüncelerinizi paylaşın, bu konuda nasıl bir yol izlerdiniz?